Osmanlı İmparatorluğu'ndan önceki Anadolu Türk devletlerinde kullanılan bayrak renk
ve sembolleri hakkında yeterli bir bilgi yoktur. Türk bayrağı ilk olarak Anadolu
Selçuklu hükümdarı Gıyaseddin Mesud tarafından Osman Bey'e gönderilen beyaz renkli
sancak olarak görülür.
15. yüzyıldan sonra al bayrak Yavuz Sultan Selim dönemindeki Çaldıran Muharebesi'nde
ise yeşil bayrak kullanılmaya başlanmıştır. Türk bayrağına en yakın şekle ise III.
Selim döneminde rastlanır. Bu bayrakta hilal ile birlikte sekiz köşeli yıldız kullanılmıştır.
Sekiz köşeli yıldız şekil bilimine göre zafer anlamı taşımaktadır. 1844 yılında
Abdülmecit dönemindeki Tanzimat sürecinde bayraktaki yıldız beş köşeli şeklini
almıştır. Beş köşeli yıldız insanı sembolize etmektedir.
Saltanatın kaldırılması üzerine 29 Mayıs 1936 tarihinde bayrağın şekli kesin
bir şekilde tayin edilmiştir. 28 Temmuz 1937 tarihli, 27175 sayılı "Türk Bayrağı
Nizamnamesi Kararnamesi" ile de Türk bayrağının kullanılışı düzenlenmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu'nun, 25 Ocak 1985 tarih ve 85/9034 numaralı
"Türk Bayrağı Tüzüğü" kararının 4. maddesinde, bayrağın boyutları belirlenmiştir.
Kanuna göre, Türk Bayrağı, yırtık, sökük, yamalı, delik, kirli, soluk, buruşuk
veya layık olduğu manevi değeri zedeleyecek herhangi bir şekilde kullanılamaz.
Resmî yemin törenleri dışında her ne maksatla olursa olsun, masalara, kürsülere
örtü olarak serilemez. Oturulan veya ayakla basılan yerlere konulamaz.
Bu yerlere ve benzeri eşyaya Bayrağın şekli yapılamaz. Elbise veya üniforma
şeklinde giyilemez. Hiçbir siyasi parti, teşekkül, dernek, vakıf ve tüzükte
belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları dışında kalan kurum ve kuruluşun amblem,
flama, sembol ve benzerlerinin ön veya arka yüzünde esas veya fon teşkil edecek
şekilde kullanılamaz. Türk Bayrağına sözle, yazı veya hareketle veya herhangi bir
şekilde hakaret edilemez, saygısızlıkta bulunulamaz. Bayrak yırtılamaz, yakılamaz,
yere atılamaz, gerekli özen gösterilmeden kullanılamaz.
I. Dünya Savaşı bitiminde imzalanan Mondros'tan sonra İtilaf Devletleri tarafından İstanbul,
İzmir ve diğer Osmanlı topraklarının işgali, Türk Ulusal Hareketi'ni ortaya çıkardı.
Çanakkale Savaşı'nın öne çıkan isimlerinden biri olan Mustafa Kemal Paşa'nın,
19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkışı ile Sevr Antlaşması'nın getirdiği şartları iptal
edip Mîsâk-ı Millî sınırları içinde kalan ülke topraklarının bütünlüğünü korumayı
amaçlayan Türk Kurtuluş Savaşı başlatıldı.
18 Eylül 1922 itibarıyla ülkedeki tüm düşman kuvvetleri kovuldu ve Nisan 1920'den
beri kendisini ülkenin meşru hükûmeti ilan eden Ankara merkezli Türk rejimi, eski
Osmanlı'dan gelen sistemi yasallaştırarak yeni cumhuriyetçi siyasi sisteme geçmeye başladı.
1 Kasım'da Türkiye Büyük Millet Meclisi, saltanatı kaldırdı ve 623 yıllık monarşik Osmanlı
resmen tarih sahnesinden silindi. 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması,
Osmanlı İmparatorluğu'nun devamı niteliğindeki yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası
alanda tanınmasını sağladı ve 29 Ekim 1923'te yeni başkent Ankara'da resmen cumhuriyet
ilan edildi. Lozan sonrasında antlaşma maddeleri gereğince yapılan Türkiye-Yunanistan
nüfus mübadelesi kapsamında Türkiye'deki 1,1 milyon Rum ile Yunanistan'daki 380 bin
Türk yer değiştirdi.
II. Dünya Savaşı'nda Türkiye, uzun süre tarafsızlığını korudu ancak savaşın son aylarında,
23 Şubat 1945'te Müttefik Devletler'in yanında yer aldı. 26 Haziran 1945'te ise Birleşmiş
Milletler'in kurucu üyelerinden biri oldu.[88] II. Dünya Savaşı'ndan sonra Yunanistan'da
çıkan komünist isyanının bastırılmasında karşılaşılan zorluklar ve Sovyetler Birliği'nin
Türk Boğazları'nda askeri üs talep etmesi, Amerika Birleşik Devletleri'nin 1947'de Truman
Doktrini'ni ilanıyla sonuçlandı. Doktrin, Türkiye ve Yunanistan güvenliğini sağlamayı
amaçlayarak askeri ve ekonomik destek sağladı. Her iki ülke de 1948 yılında Avrupa
ekonomisinin yeniden inşası için Marshall Planı ve OEEC'ye dahil edildi, daha sonra
1961 yılında OECD'nin kurucu üyesi haline geldi.
" Korona döneminden beri işin içinde olan biri olarak geriye dönüp baktığımızda, Quantum ile bu işe başladığımız için ne kadar şanslı olduğumuzu daha iyi anlıyoruz. Quantum bize sektörel rekabeti sağlamanın yanında, üst düzey güvenlik ve yazılım bilinci de sağlamıştır.
Türkiye'de büyük yazılım firmalarında yetişmiş uzman personelleri ile adeta bizi büyülediler. "
" 1 yılın sonunda toplam hedef kitlemizi ve internet üzerinden erişilebilirliğimizi %300 artırdığımızı gördük. Quantum, müşterilerimiz ile iletişimimizin ana omurgasını oluşturmakta. Hızlı ve esnek çözümleriyle bizi canlı tutuyorlar.
Alanında uzman pek çok personeli ile adeta bir yazılım ordusunun gücünü arkamızda hissetmekteyiz... "
" Biz nakliyeciyiz, bu işleri bilmeyiz. Yıllarca oluşturduğumuz firma adımızı herkese emanet edemeyiz. Bu anlamda yakın çevremizin de tavsiyesi ile Quantum ile tanıştım.
Kendilerine teşekkür ederim, Sağolun bizi hiç üzmediniz. "